Burun tıkanıklığının ana nedenlerinden olan ve halk arasında burun eti olarak da bilinen burun orta bölmesi eğriliği ameliyatla kolaylıkla düzeltilebilen bir sorundur. Çoğu zaman burun içerisinde konka diye tabir edilen yastıkçıkların şişmesi durumu da beraberinde olur. Ameliyat yapılırken bu yastıkçıklarında küçültülmesi gerekir.
Her iki burun deliğimizde büyüyüp küçülerek burun içerisine giren havanın miktarını, sıcaklığını ve nemini ayarlayan yastıkçıklar mevcuttur. Bu yastıkçıkların sürekli büyük kalması burun tıkanıklığına yol açan önemli sebeplerdendir. Özellikle burun alerjisi vb durumlarda sık görülür. Tedavisi radyofrekans, mikrodebridir, cerrahi yöntem gibi teknikliklerle yastıkçığın dış kısmına zarar vermeden küçültülmesidir.
Çeşitli virüs ve bakteriler tarafından oluşturulan burun ve sinüs içini döşeyen ıslak derinin (mukoza) iltihabıdır. Bu iltihap sırasında mukoza şiştiği için sinüs ağızları tıkanabilir.Ve sinüslerin içerisi iltihap birikmesi sonucu yaygın iltihaplı sümüksü sıvı ile dolabilir. Bu durum yüzümüzde şiddetli ağrı, ateş ve burun tıkanıklığına yol açar. Tedavisinde antibiyotikler ve ödem giderici ilaçlar kullanılır. 3 aydan daha uzun sürüyorsa kronik sinüzit olarak adlandırılır.
Kronik sinüzit, alerji ve kronik rinit gibi bazı iltihabik durumlara bağlı olarak burunlarda ve sinüslerde et sarkmaları ve büyümeleri ile karakterize bir durumdur. Genetik yatkınlığı olan bazı hastalarda polipler; burun içerisini tamamen doldurarak hastayı burundan solunum yapamaz hale getirebilir. Tedavisi genellikle cerrahidir. Bu hastalara endoskopik sinüs cerrahisi uygulanır.
Burun içini döşeyen mukozanın her türlü iltihabına rinit denir. Eğer bu iltihaba alerjik faktörler neden olmuşsa buna alerjik rinit denir.
Genellikle ciddi burun tıkanıklığı ara ara görülen hapşırma atakları (en az 3-4 kez) gözlerde yaşarma ve burun kaşıntısı ile seyreden bir durumdur. Tedavisinde alerjenden korunma, ilaç kullanımı ve gerekirse konkaların (burun eti) küçültülmesi ameliyatı uygulanır.
Evdeki halı ve kilim sayısını azaltın, ayrıca alerjik olan kişinin dışında, sık-sık elektrikli süpürge ile temizlik yapacak birini bulundurun. Alerjen filtreli elektrik süpürgesi en iyisidir.
Terfenadin ve astemizol, ciddi karaciğer rahatsızlığı olan kişilerde veya bazı antibiyotikleri kullanan kişilerde veya mantar önleyici ilaç alanlarda kalp ritmi anormalliklerine yol açabilir. Diğer, potansiyel tehlike arz eden yan etkiler, akciğerlerde daralma ve hırıltı gibi astıma benzeyen belirtilerdir.
Doktorunuz, reçeteye bağlı olmayan burun spreyleri de yazabilir. Dekonjestan burun spreyleri, birkaç gün için rahatlama sağlayabilir, ancak 4-5 günden fazla kullanmak reaksiyon yaratabilir (belirtilerde artma). Diğer burun damlaları kromolin sodyum içerir, bu madde histamin adı verilen, mast hücrelerinden gelen tahriş edici bir maddenin açığa çıkmasını engeller; ayrıca bu damlalar, ipratropyum da içerir, bu madde mukoza üretiminde önemli olan ve asetilkolin adı verilen doğal bir maddeyi bloke eder. Sonuç olarak, doktorunuz düşük dozda kortikosteroid içeren burun spreyleri yazabilir.
Bu sprey, bir allerji atağını durdurabilir ancak azami etkinliğe ulaşabilmesi bir haftadan fazla zaman gereklidir.Eğer antihistaminikler, burun spreyleri ve çevre kontrolleri işe yaramaz ise, ya da ilaçlar kötü yan etkilere sebep oluyorsa; immünoterapi isteyebilirsiniz, immünoterapinin işe yaraması için, doktorunuz belirtilere sebep olan alerjeni bulmak zorundadır. İlk önce, düşük miktarda alerjenler, derinizin altına enjekte edilir. Yükselen dozda alerjen, tahmini olarak, haftalık aralıklarla, enjekte edilir; tedavi, yıllar boyu sürmek zorunda kalabilir.
İmmünoterapiye en çok cevap veren alerjen kanarya otu, çim, ev akarları ve kedi kepeğidir. Belirtiler genellikle 6 ay içinde azalır; doktorlar tedavinin 4-5 yıl sürmesini önerebilir. Ancak, immünoterapi her zaman yardımcı olmayabilir.